18 Haziran 2010 Cuma

Fransa: 0 - Meksika: 2

İlk golü attıkları gibi tereyağdan kıl çeker gibi maçı kazandı Meksikalılar. Çünkü karşılarında isim isim iyi bir oyuncu grubu olsa da iyi bir takım yoktu. Bu da Domenech'in eseridir. Kendi pozisyonu sol beki zor oynayan Abidal'i stopere çekmiş, Fransa'da sezonun en iyi adamı Gourcuff kulübede, nereden torpilli olduğunu çözemediğim Govou sahada. Bu takımdan da kazanmasını beklemek biraz zor oluyor haliyle.
Herhalde Fransa'da da böyle eli belinde bekleyen çok insan vardır bu derece kötü oynatılan! bir takımın teknik direktörünü.


Asla küçümsenecek bir iş olmasa da Fransa gibi kaliteli oyuncularla kurulu bir takımı da yönetmek bu kadar zor değildir. Domenech'in ortaya çıkardığı bu vasatın bile çok altında kalan tablo onun kendi yeteneği! olsa gerek. Ama esas hata Domenech'le kupaya giden Fransız futbol federasyonunundur. Bu tabloyu öngörememek söz konusu değildi. Ellerinde Blanc gibi Deschamps gibi genç ya da Tigana hiç olmadı bizim Ankaragücü'nü çalıştıran Lemerre gibi tecrübeli alternatifleri varken gidip de takımı bu adama bırakırsan niye böyle oldu diye sormaya da hakkın yok.
Ribery'i yere göğe sığdıramayan, bonservisine paha biçemeyenler bu turnuvayı bir daha izlemeli. Kulüp takımındaki kadar muhteşem oynamasalar da Messi, Ronaldo, Sneijder gibi yıldızlar bu denli silik kalmıyorlar ülkelerenin milli takımlarında. Ribery çok iyi bir kanat oyuncusu olabilir ama dünya yıldızıdır diyemiyorum kimse kusura bakmasın.
Galatasaray'da geçen sezon fazla katkı veremeyen Dos Santos turnuvada oldukça iyi bir performans ortaya koyuyor. Galatasaray bonservisini almayı ihmal etmese iyi olacak gibi gözüküyor.
Meksika bu skorla Fransa'yı saf dışı bıraktı ve gruptan çıktı diyebiliriz aynı Uruguay gibi. Son maçta berabere kalmaları el ele gruptan çıkmalarına yetecek. Çıkma şanslarının düşük gözüktüğü grupta ilk ikiyi yakalamaları önemli bir başarı.
Fransa: Hugo Lloris, Bacary Sagna, Eric Abidal, William Gallas, Patrice Evra, Jeremy Toulalan, Abou Diaby, Florent Malouda, Franck Ribery, Sidney Govou (Dk. 69 Matthieu Valbuena), Nicolas Anelka (Dk. 46 Andre-Pierre Gignac)
Meksika: Oscar Perez, Efrain Juarez (Dk. 55 Javier Hernandez), Rafael Marquez, Francisco Rodriguez, Carlos Salcido, Gerardo Torrado, Hector Moreno, Ricardo Osorio, Giovani Dos Santos, Guillermo Franco (Dk. 62 Cuauhtemoc Blanco), Carlos Vela (Dk. 32 Pablo Barrera)
Goller: Dk. 64 Hernandez, Dk. 79 Blanco (Penaltıdan)
Sarı kartlar: Dk. 5 Franco, Dk. 48 Juarez, Dk. 49 Moreno, Dk. 83 Rodriguez (Meksika) Dk. 45 Toulalan, Dk. 78 Abidal (Fransa)

Yunanistan: 2 - Nijerya: 1

Kaita'nın gördüğü kırmızı karta kadar her şey Nijerya'nın istediği gibi gidiyordu. Uche'yle 1-0 öne geçmişlerdi. Yunanistan bir şey yapabileceğe benzemiyordu. Kaita'nın burada çok şaştığına aldanmayın hareketi tartışılmaz derecede sert ve kırmızı kartlıktı.

Yedikleri goldeki şanssızlığın aksine bu sefer  Yunanistan şansının yardımı ile bulduğu golle sevindi.
Sevinmenin dozunu biraz abarttıkları da söylenebilir hatta. Korner direği falan ne varsa yedekleriyle birlikte üzerinden geçtiler.
Dünya kupasında başarılı maçlar çıkaran kaleci Enyeama'nın uzaktan gelen şutu sektirmesiyle Torosidis topu ağlarla buluşturdu. Goldeki hatasına rağmen Nijerya kalecisi Enyeama kupanın en dikkat çeken en formda kalecisi görüntüsünde ve kupa sonrası transfer piyasasında adı geçeceği kesin.
 
Rakibi 10 kişi kalan Yunanistan umutsuz başladığı maçta 1-0 geriden gelerek 3 puanı yakaladı.

Karagounis'i Türkiye'de Emre Belözoğlu'na benzetmişimdir hep. İnter'de de birlikte oynamışlardı. Ancak Yunanistan takımının uzun süre liderliğini yapan Karagounis eski görüntüsünden uzaklaşmış ve kupada şu ana dek pek etkili olamadı.

Yunanistan: Alexandros Tzorvas - Loukas Vyntra, Sotiris Kyrgiakos, Vassilis Torosidis, Alexandros Tziolis, Avraam Papadopoulos, Socratis Papastathopoulos (Dk. 37 Georgios Samaras), Giorgos Karagounis, Kostas Katsouranis, Dimitris Salpingidis, Fanis Gekas
Nijerya: Vincent Enyeama, Chidi Odiah, Danny Shittu, Joseph Yobo, Taye Taiwo (Dk. 56 Uwa Echiejile) (Dk. 79 Rabiu Afolabi), Kalu Uche, Dickson Etuhu, Haruna Lukman, Sani Kaita, Yakubu Aiyegbeni, Peter Odemwingie (Dk. 46 Chinedu Obasi)
Goller: Dk. 16 Kalu Uche (Nijerya), Dk. 44 Salpingidis, Dk. 71 Torosidis (Yunanistan)
Sarı kartlar: Dk. 15 Papastathopoulos, Dk. 60 Tziolis, Dk. 88 Samaras (Yunanistan) Dk. 89 Obasi (Nijerya)
Kırmızı kart: Dk. 33 Kaita (Nijerya)


Arjantin: 4 - Güney Kore: 1


''I’m sure the goals will come and I hope it’s against Korea Republic.'' İlk maçın ardından bu sözleri söylemişti Gonzalo Higuain bugün 3 gol atarak sözünü de tutmuş oldu.
 Arjantin bu sefer ilk maçtaki gibi cömert davranmadı gol kaçırma konusunda. İlk golü Kore kendi kalesine atsa da daha sonra Higuain doğru zamanda doğru yerde sahneye çıktığı 3 pozisyonu da gole çevirdi.
Maradona'nın takımı yarısı hücumda yarısı defansta görüntüsünü ilk maçtaki kadar olmasa da hala sürdürüyor ve buna dur demezlerse kupayı rüyalarında görecekler. Cambiasso'yu çağırmaması çok eleştirilmişti ve bu takımda da yokluğu hissediliyor. Şu kadrosu bile şampiyon olur ama bu yarısı hücumda yarısı geride kopuk sistemde yarın Almanya, İspanya, Hollanda gibi bir rakip karşısında durmaları çok zor.


Arjantin: Sergio Romero, Martin Demichelis, Walter Samuel (Dk. 23 Nicolas Burdisso), Gabriel Heinze, Jonas Gutierrez, Javier Mascherano, Maxi Rodriguez, Angel Di Maria, Lionel Messi, Carlos Tevez (Dk. 75 Sergio Agüero), Gonzalo Higuain (Dk. 82 Mario Bolatti)
Güney Kore: Jung Sung-ryong, Oh Beom-seok, Lee Young-pyo, Cho Yong-hyung,
 Lee Jung-soo, Kim Jung-woo, Ki Sung-yong (Dk. 46 Kim Nam-Il), Park Ji-sung, Lee Chung-yong, Park Chu-young (Dk. 82 Dong-Gook Lee), Yeom Ki-hun
Goller: Dk. 45 1 Lee Chung-yong (Güney Kore), Dk. 17 Park Chu-young (kendi kalesine), Dk. 33, 76 ve 80 Gonzalo Higuain (Arjantin)
Sarı kartlar: Dk. 10 Yeom Ki-hun, Dk. 34 Lee Chung-Yong (Güney Kore), Dk. 55 Jonas Gutierrez, Dk. 55 Javier Mascherano, Dk. 74 Gabriel Heinze (Arjantin)

Güney Afrika: 0 - Uruguay: 3


Fransa karşısında şanssız Uruguay beklendiği gibi G.Afrika'yı rahat geçti. Diego Forlan ağırlığını koydu ve 2 gole imza attı. Uruguay'da olumlu bir değişiklik ilk 11'de Edison Cavani'ye yer verilmesiydi. Bu değişiklikle hücumda daha etkili oldular.

Uruguay bu skorla 4 puan toplamış oldu ve gruptan-ekstrem bir durum olmazsa-çıktı diyebiliriz. Uruguay iyi ancak zaman zaman 3-4-1-2 gibi oynadıklarında forvet arkasında verimli bir oyuncu tercihi yapamadılar bugüne kadar. Ignacio Gonzalez orada 10 numara gibi oynayamıyor.Onun yerine Cavani-Forlan-Suarez 3'lüsü hücum hattında daha iş yapacak gibi gözüküyor.
Carlos Alberto Parreira tecrübeli hoca G.Afrika'nın sınırlı kadrosuna oynattığı verkaçlı Brezilya futbolu ile dikkat çekse de bir üst tura çıkmak onlar için rüya olurdu.

Güney Afrika: Itumeleng Khune, Siboniso Gaxa, Tsepo Masilela, Bongani Khumalo, Aaron Mokoena, Reneilwe Letsholonyane (Dk.57 Surprise Moriri), Kagisho Dikgacoi, Steven Pienaar (Dk.79 Moneeb Josephs), Teko Modise, Siphiwe Tshabalala, Katlego Mphela
Uruguay: Fernando Muslera, Diego Lugano, Diego Godin, Jorge Fucile (Dk.71 Alvaro Fernandez), Maximiliano Pereira, Diego Perez (Dk.90 Walter Gargano), Egidio Arevalo, Edison Cavani (Dk.89 Sebastian Fernandez), Alvaro Pereira, Luis Suarez, Diego Forlan
Goller: Dk. 24 ve 80 (penaltıdan) Diego Forlan, Dk.90 5 Alvaro Pereira (Uruguay)
Sarı kartlar: Dk.6 Steven Pienaar, Dk.42 Kagisho Dikgacoi (GüneyAfrika)
Kırmızı kart: Dk.76 Itumeleng Khune (Güney Afrika)

16 Haziran 2010 Çarşamba

İspanya: 0 - İsviçre: 1

Ne İtalya'nın ne de İngiltere'nin berabere kalması gerçek sürpriz bu maçta yaşandı. Tamam İspanya belki 3-4 atmazdı ama bir farkla da olsa bu maçı ne yapar eder alırdı diye düşünürken baltayı taşa vurdular. İsviçre Fernandes ile rakibini devirdi ve iyi bir başlangıç yaptı.
İspanya'nın işinin Avrupa Şampiyonası'ndaki kadar kolay olmayacağını daha önce söylemiştim. Aragones'ten sonra Del Bosque'li takımın asla yenilmeyecek bir takım olmadığını ise Ali Sami Yen'deki Türkiye-İspanya maçında görmüştük.
Elbette bu İspanya için dünyanın sonu değil. Hala göze en hoş gelen futbolu oynayan takım en iyi ayağa pas yapan takım onlar. Ama asla 2008'deki gibi diğer takımlarla aralarında uçurum yok.

Ottmar Hitzfeld kurt hocadır elindeki malzemeden iyi bir sonuç çıkardı ilk maçta, Del Bosque'nin ise Villa'yı ileride tek bırakarak başlaması yanlış bir strateji, İspanya takımı iki forvet oynarsa daha baskılı olacak. Herhalde bugün anlamıştır bunu.

İspanya: İker Casillas, Sergio Ramos (Dk.61 Fernando Torres), Gerard Pique, Carles Puyol, Joan Capdevila, David Silva, Xabi Alonso, Xavi, Sergio Busquets, Andres Iniesta (Dk.77 Pedro Rodriguez), David Villa
İsviçre: Diego Benaglio, Stephane Grichting, Stephan Lichtsteiner, Philippe Senderos (Dk.36 Steve von Bergen), Reto Ziegler, Tranquillo Barnetta (Dk.90 2 Mario Eggimann), Gökhan İnler, Benjamin Huggel, Gelson Fernandes, Eren Derdiyok (Dk.79 Hakan Yakın), Blaise Nkufo
Gol: Dk.52 Gelson Fernandes (İsviçre)
Sarı kartlar: Dk.30 Stephane Grichting, Dk.75 Reto Ziegler, Dk.90 1 Diego Benaglio, Dk.90 5 Hakan Yakın (İsviçre)

Honduras: 0 - Şili: 1

Honduras: Noel Valladares, Osman Chavez, Maynor Figueroa, Ramon Nunez (Dk. 78 Walter Martinez), Emilio Izaguirre, Wilson Palacios, Amado Guevara (Dk. 66 Hendry Thomas), Sergio Mendoza, Roger Espinoza, Edgard Alvarez, Carlos Pavon (Dk. 60 George Welcome)
Şili: Claudio Bravo, Mauricio Isla, Gary Medel, Waldo Ponce, Arturo Vidal (Dk. 81 Pablo Contreras), Carlos Carmona, Rodrigo Millar (Dk. 52 Gonzalo Jara), Matias Fernandez, Jorge Valdivia (Dk. 87 Mark Gonzalez), Juan Beausejour, Alexis Sanchez
Gol: Dk.34 Beausejour (Şili)
Sarı kartlar: Dk. 5 Carmona, Dk. 19 Fernandez (Şili), Dk. 33 Palacios (Honduras)
Resimdeki Juan Beausejour  maçtaki tek golü attı ve maçın adamı oldu. Beşiktaşlı Tello oynamadı. Bir zamanların ünlü ismi Liverpool'a kadar yükselen Mark Gonzalez ise yaklaşık 3 dakika oyunda kaldı!
 Burda da Şili'nin efsanevi golcüsü Ivan Zamorano var. Uzun yıllar İnter'de oynamıştı Bam Bam da lakabıdır. Korkunç İvan falan da derlerdi buna. Güçlü oyuncuydu şimdi de kupayı televizyona yorumluyormuş. Takımdan, hocadan memnun olduğunu belirtirken favori oyuncum da Alexis Sanchez demiş kendisi.

Brezilya: 2 - Kuzey Kore: 1

İlk yarıda işi bitirir denen Brezilya hiç de ezici bir üstünlük kuramamıştı. İkinci yarı sezonu İnter'de harika geçiren Maicon'un sağdan yaptığı bindirmede orta şut karışımı vuruşu ile kilidi açtılar ve Elano'nun güzel golüyle 2-0'ı yakaladılar. Son dakikalara doğru Kuzey Kore çok sevindiği bir gol bulsa da devamını getiremedi ki fark yememeleri bile sürprizdi.
Her turnuvada yıldızlarıya favori olan Brezilya ilk maçında fazla tat vermedi. Dunga bu milli takımı çalıştırma seviyesine gelecek kadar ne yaptı bilmiyorum ve oyuncu kadrosundaki tercihlerinin çoğu da yanlış gibime geliyor. Bunların yanına form grafikleri düşük Kaka, Robinho ve Luis Fabiano da eklenince pek iç acıcı bir tablo ortaya çıkmıyor.
Brezilya: Julio Cesar, Maicon, Lucio, Juan, Bastos, Elano (Dk. 73 Daniel Alves), Gilberto Silva, Felipe Melo (Dk. 84 Ramires), Kaka (Dk. 78 Nilmar), Robinho, Luis Fabiano
Kuzey Kore: Ri Myong-guk, Cha Jong-hyok, Ri Kwang-chon, Pak Chol-jin, Ji Yun-nam, Ri Jun-il, Pak Nam-chol, An Young-hak, Mun In-guk (Dk. 80 Kum-Il Kim), Jong Tae-se, Hong Yong-jo
Goller: Dk. 55 Maicon, Dk. 72 Elano (Brezilya) Dk. 89 Ji Yun-nam (Kuzey Kore)

Fildişi Sahili: 0 - Portekiz: 0

Bu iki devin buluşmasının golsüz olması da hayal kırıklığıdır.
Fildişi Sahili: Boubacar Barry, Emmanuel Eboue, Kolo Toure, Guy Demel, Siaka Tiene, Gervinho (Dk. 82 Abdulkader Keita), Didier Zokora, Yaya Toure, Cheik Tiote, Salomon Kalou (Dk. 66 Didier Drogba), Aruna Dindane
Portekiz: Eduardo, Paulo Ferreira, Bruno Alves, Ricardo Carvalho, Fabio Coentrao, Pedro Mendes, Raul Meireles (Dk. 85 Ruben Amorim), Deco (Dk. 62 Tiago), Cristiano Ronaldo, Danny (Dk. 55 Simao), Liedson
Sarı kart: Dk. 7 Zokora, Dk. 21 Demel (Fildişi Sahili), Dk. 21 Ronaldo (Portekiz)

Yeni Zelanda:1 - Slovakya:1

Vladimir Weiss Slovakya teknik direktörü resimdeki 7 numara ise aynı isimli oğlu Vladimir Weiss. Fenerbahçe'nin yeni transferi Stoch'u izlemeyi beklerken sahaya Weiss'la çıktı Slovakya. Ancak baba torpili sanmayın gayet de oynuyor adam. Maç ilginç oldu Slovakya getirdi getirdi son dakikada golü yedi ve önemli 2 puanı sahada bıraktı.
Slovakya'nın forvetinde Ankaragücü'nde oynayan Vittek yer alıyor. Ankaragücü güzel bir strateji örneği sundu aslında geçen sene bu transferi yaparak. Hem Avrupa'da futbol oynamayı bilen hem de ülkesinin milli takımında düzenli oynayan bir oyuncuyu aldı. Yabancı transferinde izlenmesi gereken yol tam da böyle olmalı aslında.

İtalya:1 - Paraguay:1

İtalya: Gianluigi Buffon (Dk. 46 Federico Marchetti), Gianluca Zambrotta, Fabio Cannavaro, Giorgio Chiellini, Domenico Criscito, Riccardo Montolivo, Daniele De Rossi, Claudio Marchisio (Dk. 59 Mauro Camoranesi), Vincenzo Iaquinta, Alberto Gilardino (Dk. 73 Antonio Di Natale), Simone Pepe
Paraguay: Justo Villar, Carlos Bonet, Paulo Da Silva, Claudio Morel, Enrique Vera, Victor Caceres, Cristian Riveros, Aureliano Torres (Dk. 60 Jonathan Santana), Nelson Valdez (Dk. 68 Roque Santa Cruz), Lucas Barrios (Dk. 76 Oscar Cardozo), Antolin Alcaraz
Goller: Dk. 39 Alcaraz (Paraguay), Dk. 63 De Rossi (İtalya)
Sarı kartlar: Dk. 62 Caceres (Paraguay), Dk. 70 Camoranesi (İtalya)

15 Haziran 2010 Salı

Japonya:1 - Kamerun:0

Japonya: Eiji Kawashima, Yuki Abe, Yuji Nakazawa, Tulio, Yuichi Komano, Yuto Nagatomo, Yoshito Okubo (Dk. 81 Kisho Yano), Yasuhito Endo, Makoto Hasebe (Dk. 88 Junichi Inamoto), Daisuke Matsui (Dk. 69 Shinji Okazaki), Keisuke Honda
Kamerun: Hamidou Souleymanou, Stephane Mbia, Sebastien Bassong, Nicolas Nkoulou, Benoit Assou-Ekotto, Jean Makoun (Dk. 75 Geremi), Enoh Eyong, Achille Webo, Joel Matip (Dk. 63 Achille Emana), Samuel Eto'o, Eric Choupo-Moting (Dk. 75 Mohamadou Idrissou)
Gol: Dk. 39 Keisuke Honda (Japonya)
Sarı kartlar: Dk. 72 Nkoulou (Kamerun) Dk. 90 Abe (Japonya)

Hollanda:2 - Danimarka:0

Hollanda: Maarten Stekelenburg, Gregory van der Wiel, John Heitinga, Joris Mathijsen, Giovanni van Bronckhorst, Dirk Kuyt, Mark van Bommel, Wesley Sneijder, Nigel de Jong (Dk.89 Demy de Zeeuw), Rafael van der Vaart (Dk.67 Eljero Elia), Robin van Persie (Dk.77 İbrahim Afellay)
Danimarka: Thomas Sorensen, Daniel Agger, Simon Kjaer, Lars Jacobsen, Simon Poulsen, Martin Jorgensen, Christian Poulsen, Thomas Enevoldsen (Dk.56 Jesper Gronkjaer), Thomas Kahlenberg (Dk.73 Cristian Eriksen), Dennis Rommedahl, Nicklas Bendtner (Dk.62 Mikkel Beckmann)
Goller: Dk.46 Agger (kk), Dk.85 Kuyt (Hollanda)
Sarı kartlar: Dk.44 de Jong, Dk.49 van Persie (Hollanda) - Dk.63 Kjaer (Danimarka)

Almanya:4 - Avustralya:0

Almanya turnuvaya en hazır takım görüntüsünde. Löw öyle bir takım yapmış ki makine gibi işlediler Avustralya maçında. Özellikle de Türk asıllı oyuncuları Mesut Özil ilk yarıda sağ ikinci yarıda sol kanattan geliştirdiği ataklarla rakibi mahvetti. Podolski ben iyi oyuncuyum diye bağırıyor her turnuvada, dün de attığı gol çok güzeldi. Klose olsun Müller olsun Cacau olsun hepsi günündeydi ve gollerini attılar. İlk maçlara göre Almanya favoriler arasında bir adım öne çıktı.

Sırbistan:0 - Gana:1

Sırbistan maçtan önce kazanmaya daha yakın görülse de maç başlayınca fizik gücü olarak ne kadar zayıf oldukları ortaya çıktı. Gana ise topu kale önüne kadar getirse de son hareketlerde hep beceriksiz kaldılar. Ancak kazandıkları penaltıyı Gyan'la gole çevirerek grup maçlarına galibiyetle başladılar. Sırbistan'da özellikle Fenerbahçe'yle de adı anılan Krasiç hiçbir varlık gösteremedi. Standart Liege'den Liverpool'a transfer olan Milan Jovanovic Sırbistan'da iyi denebilecek tek isimdi. 11 kişiyken pozisyon üretmekte zorlanan Sırbistan Lukovic'in atılmasından sonra ilginç bir şekilde daha çok pozisyona girdi ama golü atamadılar. Dirençli Gana Sırbistan'ı ilk maçta hayal kırıklığına uğrattı.

Cezayir:0 - Slovenya:1

Cezayir'de oyuna sonradan giren forvet oyuncuları Ghezzal'ın hücumda rakip ceza sahası alanında topa anlamsız şekilde el uzatıp 2. sarı karttan atılması ile zaten çok iyi olmayan işler daha da kötüye gitti. Slovenya 79'da Koren'in ceza sahası dışından çektiği şutta Cezayir kalecisinin de büyük hatası ile 1-0 'ı yakaladı ve 3 puanı kaptı.

Quaresma Beşiktaş'ta

Beşiktaş önceki gün transferini bitirdiği Ricardo Quaresma nam-ı diğer Q7 ile transfer sezonuna damgasını vurdu. Öncelikle bu derece kariyerli bir ismi 26 yaşında Türkiye'ye getirmek çok önemli hem de 7.3 milyon euroya. Tabata'ya ve Mehmet Topuz'a ödenen 10 küsür milyon dolarları göz önüne alınca kariyerinde Sporting Lisbon, Barcelona, Chelsea, Inter, Porto gibi takımlar olan Q7 için ödenecek bu para hiçbir şey değil. Oyuncu senelik 3.5 milyon euro alacak. Schuster ismi bu transferde Quaresma'ya muhakkak bir referans olmuştur. Q7 dünya kupasına çağrılmadı ve açıkçası iki sezondur pek de top oynadığı söylenemez. Yine de potansiyeli ve yetenekleri tartışılmayacak ve bence süper ligte ağırlığını rahatlıkta hissetirebilecek bir oyuncu çünkü o da farkında ki gerileyen kariyerinde tekrar çıkışa geçmek için bu transfer önemli bir fırsat. Neticede Beşiktaş çok büyük bir transfere imza attı ve dünya çapında tanınan bir ismi renklerine katarak prestij yaptı. Bence Q7 süper ligte fırtına gibi eser.

13 Haziran 2010 Pazar

İngiltere: 1 - ABD: 1

İngiltere: Robert Green - Glen Johnson, Ledley King (Dk.45 Jamie Carragher), John Terry, Ashley Cole - Aaron Lennon, Steven Gerrard, Frank Lampard, James Milner (Dk.31 Shaun Wright-Phillips) Emile Heskey (Dk.79 Peter Crouch), Wayne Rooney
ABD: Tim Howard - Steve Cherundolo, Jay DeMerit, Oguchi Onyewu, Carlos Bocanegra - Landon Donovan, Michael Bradley, Ricardo Clark, Clint Dempsey - Jozy Altidore (Dk.86 Stuart Holden), Robbie Findley (Dk.77 Edson Buddle)
Goller: Dk.4 Gerrard (İngiltere) - Dk.40 Dempsey (ABD)

Arjantin: 1 - Nijerya: 0

Arjantin: Sergio Romero - Martin Demichelis, Walter Samuel, Gabriel Heinze, Jonas Gutierrez - Javier Mascherano, Juan Sebastian Veron (Dk.74 Maxi Rodriguez), Angel Di Maria (Dk.85 Nicolas Burdisso) - Lionel Messi, Carlos Tevez,
Gonzalo Higuain (Dk.79 Diego Milito)
Nijerya: Vincent Enyeama - Chidi Odiah, Danny Shittu, Joseph Yobo, Taye Taiwo (Dk.75 Kalu Uche) - Chinedu Obasi (Dk.60 Peter Odemwingie), Dickson Etuhu, Haruna Lukman,Sani Kaita - Yakubu Aiyegbeni, Victor Obinna (Dk.52 Obafemi Martins)
Gol: Dk.6 Heinze (Arjantin)Sarı kartlar: Dk.41 Gutierrez (Arjantin), Dk.77 Lukman (Nijerya)
 Dünyanın en iyi futbolcusu Messi ile Arjantin kupanın favorilerinden olmasına karşın ilk maçında hiç de favori gibi bir oyun ortaya koymadı. Maçın sonlarında öyle bir halleri vardı ki takımın yarısı defansta yarısı forvette kaldı ve orta saha boştu! Hücum hattı çok iyi de olsa bu oyunla kupaya ulaşmaları mümkün değil. İlerleyen maçlarda Maradona daha güçlü rakiplerle karşılacak takımını çok daha iyi hazırlamalı.

Güney Kore: 2 - Yunanistan : 0

Güney Kore: 2 -Yunanistan: 0 Goller: Jung Soo Lee (Dk 7), Ji Sung Park (Dk 52)

Güney Kore: Jung Sung-ryong - Cha Du-ri, Lee Young-pyo, Cho Yong-hyung, Lee Jung-soo - Kim Jung-woo, Ki Sung-yong (Dk.74 Nam-Il Kim), Park Ji-sung, Lee Chung-yong (Dk.90 1 Jae-Sung Kim) - Park Chu-young (Dk.87 Seung-Yeoul Lee), Yeom Ki-hun
Yunanistan: Alexandros Tzorvas - Loukas Vyntra, Giourkas Seitaridis, Vassilis Torosidis, Alexandros Tziolis - Avraam Papadopoulos, Giorgos Karagounis (Dk. 46 Christos Patsatzoglou), Kostas Katsouranis, Giorgos Samaras (Dk. 59 Dimitrios Salpingidis) - Angelos Charisteas (Dk.61 Pantelis Kapetanos), Fanis Gekas

Dünya Kupası 1.Gün




Güney Afrika:1-Meksika:1
Tshabalala kupanın ilk golünü atan isim oldu. Sol çaprazdan ok gibi fırladı gayet de güzel vurdu. Meksika'da maç boyu öne çıkan adam olan Marquez defansın kaleciyle onu başbaşa bıraktığı anda beraberliği getiren golü atarken pek de zorlanmadı. Meksika zaman zaman topla oynamada rakibini bayağı bir ezdi ama forvette sıkıntıları var. Güney Afrika ise ev sahibi takımların klasiği gibi ilk gruptan çıksa iyi iş başarmış olurlar.
Uruguay:0-Fransa:0
Fransa bildiğimiz, tahmin ettiğimiz gibi. Yine vasatlar ve Afrika'ya Domenech'le giderek zaten kupayı baştan heba ettiler. Takımda 10 numaralı formayı Govou giyiyor bir de onbirde başlıyor yedekte Henry, Gignac dururken gerisini siz düşünün. Diaby, Govou Fransa'da ilk 11'de oynayacak adamlar değil sırıtıyorlar o takımda, hoş takımda genel olarak da bir organizasyon olduğu söylenemez. Ribery'i çok hızlı iyi hoş da bu maçta o da kaderi değiştirecek hiçbir hareket yapamadı. Takımın yıldızı ilan edildiğinden sanki maça ağırlığını biraz daha koymalı ve takımına maç kazandırmalı gibi geliyor bana.
Uruguay'da ise sanki bir Alvaro Recoba eksikliği göze çarpıyor. Forlan takımı hücum ettirmek için gerilere kadar geliyor. Fransa savunmasını allak bullak da etti ama partneri Luis Suarez beni hayal kırıklığına uğrattı. Ajax'taki performansı ile yere göğe konamayan forvet ilk maçında oldukça silikti. Edison Cavani'yi forvette deneyebilirlerdi bu maçta en azından Abreu gireceğine oyuna o girseydi daha iyi olabilirdi işler Uruguay açısından. Ayrıca Lugano da Toulalan'a verdiği ayarla rakibini delirtmeyi bildi ve sarı kartını gördü yine kaşla göz arasında. Maçın hakkı da ancak beraberlik olurdu zaten.

10 Haziran 2010 Perşembe

Efsane Geri Döndü

Efsane koç Aydın Örs Fenerbahçe Ülker çatısı altına geri döndü. Bir süredir adı ligin yeni takımı Medical Park Trabzonspor ile anılan Aydın Örs'ün Fenerbahçe Ülker'de teknik menajerlik görevine getirildiği ve yardımcı antrenör Ertuğrul Erdoğan'ın da yoluna devam edeceği açıklandı. Yani fotoğraftaki ikili tekrar buluşacak.
Daha önce de Aydın Örs'e basketbol şubesinin başına geçmesi teklif edilmişti ancak bu proje gerçekleşmemişti. Teknik menajerlik lafı ve birkaç gün önce Harun Erdenay ile de görüşülmesi bende önümüzdeki sezon Aydın Örs için sahada takımın başında koç olarak değil de sanki tribünde oturacakmış gibi bir izlenim uyandırdı ki şayet böyle bir düşünce varsa yanlış olur. Çünkü bu ülkedeki en iyi koç olan Aydın Örs'ü en iyi olduğu alanda yani koçluk görevinde kullanmak gerekir. Yine de her koşulda Aydın Örs gibi bir ismi tekrar kulübe kazandırmak önemli. 3 senedeki iki şampiyonluğa rağmen özellikle Euroleague'de tatmin etmeyen basketbolu ile Tanjevic'ten sonra Fenerbahçe Ülker Aydın Örs'le iki kulvarda da iyi basketbol oynayan bir takım olarak çıkışa geçmeye hazırlanıyor.
Geçtiğimiz hafta Aydın Örs'ün Efes Pilsen'deyken yetiştirdiği yine çok başarılı koçlarımızdan Oktay Mahmuti de Galatasaray Cafe Crown'un başına getirilmiş ve Ermal Kurtoğlu'nu renklerine bağlamışlardı.
Lige yeni çıkan Medical Park Trabzonspor'da Evren Büker'i kadrosuna kattı ve onlar da genç isimlerle çok iyi bir hava yakalayan Alaattin Yakan ile yollarına devam edecekler.
Neticede üst düzey koçlar ligimize geri döndü ve seneye basketbol liginin seyir zevki, kalitesi bu seneden çok çok daha iyi olacağa benziyor.

Willkommen Bernd Schuster

Beşiktaş teknik direktörlüğe Real Madrid'in eski teknik direktörlerinden Alman Bernd Schuster'i getirdi. Yıllık 2.6 milyon euro'dan 2 yıllık sözleşme imzadılar. Parlak bir kariyeri olmayan Daum'un bile 3 milyon küsürlere çalıştığı bir ortamda 2.6 milyon euro Schuster gibi hem oyunculuğunda Barcelona ve Real Madrid gibi önemli kulüplerde oynamış hem de teknik direktörlük kariyerinde Getafe ile yakaladığı çıkışı,2007-2008 sezonunda Real Madrid'i Barcelona'nın 8 puan önünde şampiyon yaparak sürdürmüş bir isim için makul gözüküyor.
Bu transferle şüphesiz Beşiktaş'ın futbolcu transferinde de alacağı yabancı oyuncuların kalitesini bir kat daha artacaktır. Schuster ismi bu konuda iyi bir referans olacak Beşiktaş için.
Mustafa Denizli gerçekten sadece sağlık sorunları için mi ayrıldı yoksa geçen sene sonlarına doğru da Schuster'le bir temas var mıydı bunlar biraz muallakta da olsa Mustafa Denizli gibi iyi bir hocanın ardından anlaşabilecekleri en iyi hocalardan birini getirdiler takımın başına. Şimdi Schuster nasıl bir takım kuracak kimlerin transferini isteyecek göreceğiz ancak Türkiye'yi ve oyuncuları tanıması elbet zaman alacaktır.